Hizmetler
Ayrılık Anksiyetesi Bozukluğu
Ayrılma anksiyetesi bozukluğu (AAB) kişinin gelişim sürecine uygun olmayan, bağlanılan kişiden (anne, baba, yakın bir aile üyesi, kendisine bakım veren kişi gibi) ayrılmayı düşününce bile yoğun stres ve korku yaşamasına neden olan anksiyete bozukluğu tipidir. Bu bozukluk yıllarca yalnızca çocuklarda görülen bir tanı olarak bilinse de artık erişkin yaş grubu için de tanılama yapılabilmektedir.
Çocuktaki ayrılma anksiyetesi yani bağlanma figüründen (anne, baba, yakın bir aile üyesi, kendisine bakım veren kişi gibi) ayrılmaya karşı ortaya çıkan tepkiler, 6 ay ile 3 yaş arası dönemde normal gelişimsel bir özelliktir. AAB’de yaşanan korku, kaygı ya da kaçınma davranışları yaş özelliklerinden fazla olmalı ve süreklilik göstermelidir. AAB diyebilmek için aşağıda sıralanan 8 yakınmadan en az üçünün, gelişimsel olarak uygun olmayan şekilde ortaya çıkması ve bu durumun çocuklarda en az 4 hafta, erişkinlerde ise en az 6 aydır sürüyor olması gereklidir.
1) Çocuk, ergen ya da yetişkin evden ya da bağlandığı başlıca kişilerden ayrıldığında ya da ayrılmayı beklediğinde aşırı sıkıntı hisseder.
2) Çocuk, ergen ya da yetişkin bağlandığı kişileri kaybetme ya da doğal afet, hastalık, yaralanma gibi onların başına gelebilecek muhtemel kötülüklere ilişkin sürekli ve aşırı endişe hissi duyar.
3) Çocuk, ergen ya da yetişkin bağlandığı kişilerden ayrılmaya neden olacak olumsuz bir olay yaşamaya ilişkin sürekli ve aşırı bir endişe hisseder.
4) Çocuk, ergen ya da yetişkin ayrılma korkusundan dolayı evden okula, işe ya da başka herhangi bir yere gitmeyi sürekli olarak reddeder.
5) Çocuk, ergen ya da yetişkin bağlandığı kişiler olmadan evde ya da diğer ortamlarda kalmak ile ilgili sürekli bir korku ya da endişe duyma hali içindedir.
6) Çocuk, ergen ya da yetişkin bağlandığı kişiler yanında olmadan ya da evden uzakta olduğunda uyumak istemez, uyumayı reddeder.
7) Çocuk, ergen ya da yetişkin ayrılık teması içeren ve tekrarlayan kabuslar görür.
8) Çocuk, ergen ya da yetişkin bağlandığı kişilerden ayrıldığında ya da ayrılmayı beklediğinde tekrarlayan karın ağrısı, baş ağrısı, mide bulantısı gibi fiziksel şikayetleri ortaya çıkar. Bu yakınmalar ayrılık gerçekleşmezse kısa sürede kendiliğinden geçmektedir.
AAB tedavi edilebilir bir psikopatolojidir. Tedavisinde davranışçı yaklaşımlar, bilişsel davranışçı tedaviler, ilaç tedavisi birlikte veya tek başlarına kullanılabilir.
Çocukluk döneminde tedavi edilmeyen AAB yetişkinlikte devam ederse ayrılma anksiyetesi belirtilerinin, ebeveynlerden olduğu kadar eşten veya çocuklardan ayrılmaya ya da başlarına bir zarar geleceğine ilişkin aşırı kaygı duymaya dönüşebilir. Ayrıca çocukluk çağı AAB yetişkinlikte var olan özgül fobi, agarofobi, panik bozukluğu ve majör depresif bozukluğun öncüsü olabilir.